Sessiz feryad - страница 19

Шрифт
Интервал


İlk kitabını, her sayfasına ne kadar acı ve şüphe kattığını ve deneyimini başkalarıyla paylaşıp paylaşmaması gerektiğinden nasıl şüpheye düştüğünü hatırladı. Ancak şimdi geriye dönüp baktığında Irina, deneyiminin yalnızca okuyucuları için değil kendisi için de önemli olabileceğini fark etti. Sadece yazmadı. İnsanların yalnız olmadıklarını hissedebilecekleri bir alan yarattı.

Irina bir sonraki adımı atması gerektiğini hissetti; travma yaşayan kadınlara, şiddete, zulme ve duygusal baskıya maruz kalan kadınlara yardım edecek bir proje yaratmak. Şiddete maruz kalanlara ya da zor koşullara maruz kalanlara hem psikolojik hem de maddi destek sağlayacak bir kadın destek fonu oluşturmaya karar verdi.

Bu proje onun hedefi haline geldi. Bunca yıldır aradığı şey buydu; çektiği acının başkaları için gerçek bir yardıma dönüştüğü an. Irina, benzer düşünen insanları kendine çekerek, psikologlarla, avukatlarla işbirliği yaparak, desteğe ihtiyacı olan kadınlar için seminerler, kurslar ve psikolojik yardım düzenleyerek bu proje üzerinde aktif olarak çalışmaya başladı.

Her yeni adımla Irina daha da güçlendi, ancak bir gün uzun zamandır kaçındığı şeyle yüzleşmek zorunda kaldı: geçmişiyle buluşmak. Irina’nın ders vermeye davet edildiği vakfın etkinliklerinden birinde annesi beklenmedik bir şekilde ortaya çıktı.

Irina kalbinin sıkıştığını hissetti. Bu, tüm eski acılarının bir dalga gibi geri gelip onu kapladığı andı. Koridorda duran anne, sanki çocukluk anılarının şimdi gördüğü bu kadınla hiçbir ilgisi yokmuş gibi yabancı görünüyordu. Ancak Irina yaklaşmaya karar verdi.

– «Anne…» – dedi sesinin kırıldığını hissederek. – «Burada ne yapıyorsun?»

Annesi sessizce ona baktı ve şöyle dedi:

– «Seni görmeye geldim. Kim olduğunu anlamaya geldim. Yaptıklarınla gurur duyuyorum».

Irina ne diyeceğini bilmiyordu. Annesinin dersine katılmasını beklemiyordu, özellikle de böyle bir tanınmayı beklemiyordu. Ancak kızgın ya da kırgın hissetmek yerine başka bir şey hissetti. Kalbi daha açık hale geldi. Bu affetmek değil, kabullenmekti. Annesinin mükemmel olmadığını, hata yapabileceğini kabul ediyordu ama her şeye rağmen aralarında kan bağı vardı, geçmişle bağlantılıydı.

– «Bunu bana daha önce söylememeliydin.» – Irina yargılamadan, daha ziyade kendine sorarak dedi.